Yazılarım

Maden Kartelleri ve İnsanlık

Gün geçmiyor ki dünyanın herhangi bir yerinde masum, mazlum insanlar haksızlığa, vahşete maruz kalmasın.  Bugün(17 Ağustos 2012) ajanslara düşen bir haber ve hemen ardından gelen görüntüler bunun belki de en vahşi örneklerinden sadece bir tanesiydi.

Bu sefer ki durum ne Avrupa’nın göbeğinde yaşanan soykırım ne Ortadoğu’da artık her gün görmeye –maalesef-  alıştığımız katliamlar ne de dünyanın diğer ülkelerinde gördüklerimiz gibi değildi. Bu sefer aslında sürekli şekilde devam eden fakat dünyanın gözünün içine henüz bugün sokulan insanlık dışı, vahşi katliamdı.

Haberlere göre dünya platin rezervlerinin %80 oranına sahip ülkesi Güney Afrika’da, Lonmin Marikana adlı İngiliz sahipli maden şirketinde çalışan maden işçileri geçtiğimiz hafta ücretleri yetersiz bulmaları ve çalışma şartlarının zorluğu sebebiyle grev haklarını kullanmaya başladılar. Ancak son günlere doğru grev yapan işçilerle polisler arasında yer yer şiddetlenen olaylar oldu. Bugün ise tekrar başlayan olaylar sırasında polisler uzun namlulu silahlarla ateş açtı. Saniyeler içerisinde 30 kadar işçi öldü.

Bundan sonrasında bütün haberler Güney Afrika polisini suçlamalarla geçiyor. Yanlış anlaşılmasın, Güney Afrika polisini bu canice hareketlerinden ötürü savunmuyorum. Fakat ajansların atladığı bir noktadan bu olaya bakmak istiyorum. Yıllarca maden zengini ülkeleri sömüren ve bu ülkelerin gelişmesini, başkaldırmasını bir şekilde sürekli engelleyen kartel devletlerin olduğu su götürmez bir gerçek. Platin madeni ise bu kartellerin gözden çıkaramayacakları kadar değerli bir maden. Bu ülkede platin madeninin %80 rezervinin bulunması ise dikkat edilmesi gereken başka bir nokta. Böyle büyük bir paydan gelecek olan paranın kesilmesi muhakkak ki İngiliz sahipli bu maden şirketini çok rahatsız etmiştir.

Şimdi gelelim asıl can alıcı iddiaya. Yaşanan bu vahşetin figüranları Güney Afrika polisidir. Sorumlusu ise onlarca yıl önce bu insanların ülkesine gelip onları sadece hayatta kalabilecekleri kadar komik ücretlerle çalıştırıp, onları en klasik terimle “sömüren” zihniyettir. Bu olayda da görüldüğü gibi bu zihniyet insan hayatına bırakın değer vermeyi, para için insan canına kast eden bir zihniyettir. Zira bu olay tarihte bir ilk de değildir. Araştıranlar tarihin kara sayfalarına gömülen koskoca bir “maden karteli devletleri” tarihi görecekler.

Bu insanların nasıl zor şartlarda, düşük ücretlerle çalıştırıldığını bilerek bu olaya baktığımız zaman söz konusu maden şirketinin “üzgünüz” açıklamasının ne kadar samimi olduğuna varın siz karar verin.

Bu olay belki birkaç gün gündemde kalacak, belki de yarına hiç konuşulmayacak. Sonra ise unutulup gidecek. Ama tarih, bu sömürgeci maden karteli devletlerin acımasız ve şeytani yüzünü öncekiler gibi yine kaydedecektir.

 

Ömer Can Talu

17.08.2012

Bir Cevap Yazın