Yıllardır “akademisyen” ve “politikacı” gibi çevrelerde alaya alınan bir konudur komplo teorileri…
Halbuki yine yıllardır komplolara uğrayan bu millettir. Hususen bu topraklar üzerinde onlarca komplo gerçekleşti. Zaman herşeyi olduğu gibi bunları da bizlere unutturuyor. Ancak, anma törenlerinde aklımıza gelen bu acı olaylar törenin hemen ardından unutuluveriyor adeta..
Tarihe dönüp şöyle bir baktığımızda, çok uzağa gitmemize gerek yok, bundan tam 138 yıl önce 29 Mayıs günü bir darbe planlanmıştı. Topun ucunda Abdülaziz Han, fitili ateşleyenlerin başında ise Mithat Paşa, Hüseyin Avni Paşa gibi dönemin devletlileri vardı. 30 Mayıs 1876 günü tahttan indirilen Sultan, aynı yılın 4 Haziran günü ise bilekleri kesilmiş olarak bulundu. Bugünlere kadar hep “Sultan intihar etti.” şeklinde insanlara dikte eden ve işin arka planındaki komplo şüphesinden haberdar olup bunu umursamayan koca koca hocalarımız, bugün artık yavaş yavaş ortaya çıkan yeni delillerle “Sultan’ın öldürüldüğünü” kabulleniyorlar.
Kaldı ki o zamanlar bu komployu çok iyi anlayan Çerkes Hasan, bu komplocuların peşine düşmüş, Midhat Paşa’nın konağını basarak Hüseyin Avni Paşa’yı ve Hariciye Nazırı Raşid Paşa’yı öldürmüştür.
Bugünlerde iyi biliniyor ki Sultan Abdülaziz’in tahttan indirilişi ve katledilişinde bizim “heyecanlı” Paşaların yanında görünmeyen ve her türlü fikri yardımı sağlayan bir İngiliz parmağı var. Tabi “benim bildiğimden gayrısını kabul etmiyorum” düşüncesindeki saygıdeğer hocalarımız hala bulunmakta.
Ya o günlerde memleketin içinde atılan fitne tohumlarının müsebbibleri konusuna ne demeli? O dönemlerde başımıza her türlü belayı, fitne fesadı açan ve artık belgelerle sabit olan İngiltere, Fransa gibi devletlerin bugün aleyhimize çalışmadığından nasıl emin olabiliyorsunuz çok saygıdeğer hocalarım ve politikacılarım?
Gelelim, ülkedeki misyoner okullarına, Sultan Abdülhamid’in hal’ edilmesine, Adnan Menderes ve arkadaşlarının katledilişine, Alevi-Sünni, Sağ-Sol, Kürt-Türk çatışmalarında Anadolu insanının birbirine kırdırılmasına, 90′lı yıllardaki Eşref Bitlis suikastine, Uğur Mumcu suikastine, Cem Ersever’in ölü bulunmasına, 33 Mehmetçiğin şehit edilişine, Turgut Özal’ın profesyonelce katledilişine ve daha adını sayamadığım birçok faili meçhule, 28 Şubat’taki karanlık bölüme.
Evet bütün bunlar üzerine yıllardır komplo teorileri üretiliyor. Hiç bir komplo teorisine “kesin doğru” gözüyle bakamasakta bütün bu saydıklarımdan en basit olarak şu net bir şekilde ortaya çıkıyor: “Birileri bu topraklarda komplolar tezgahlıyor ve biz bunların farkında değiliz.”
Not: Bütün bunlar bir kenara “komplo teorisyenliği” aslında zeka gerektiren ve herkesin yapamayacağı bir iştir. Ancak günümüzde gerek Batı’da gerek Türkiye’de komplo teorisyeni olarak geçinen ve internetten “kopyala-yapıştır” şeklinde kitap yazan insanlarda var. Bunlar tabi ki müstesna.
Ömer Can Talu
04.03.2014
Tweets by talu_can
Bir Cevap Yazın