Özel Haber ve Röportajlarım

Osmanlıca Öğrenmek Zor Değil

Osmanlıca Dergi

Geçtiğimiz yıl Hayrat Vakfı tarafından yayımlanmaya başlanan “Osmanlıca Eğitim ve Kültür Dergisi”nin Genel Yayın Yönetmeni Metin Uçar’la, “Osmanlıca dergisi” ve “Günümüzde Osmanlıca algısı” üzerine bir röportaj gerçekleştirdik.

Öncelikle Osmanlıca Dergisini biraz tanıtır mısınız?

Osmanlıca Eğitim ve Kültür Dergisi 2013 Ocak Ayı’nda yayınlanmaya başlandı. O zaman itibariyle üç ayda bir yayınlamaya başladık. Çünkü Osmanlıca öğrenilmeye yeni başlandığı için daha rahat özümsensin istedik. Derginin temel hedefi “Osmanlıca öğrenmek zor değildir.” Temelde ortaya koyduğumuz şey bu.

OSMANLICA 15 DAKİKADA ÖĞRENİLEBİLİR

Osmanlıca neden bu kadar az biliniyor?

Osmanlıca bugüne kadar Üniversitelere hapsedilmişti. Üniversiteye gidenlerde de temel olmadığından dolayı öğrenmek pek kolay olmuyordu. Yine öğrencilerin kafasında şöyle bir algı vardı: “Osmanlıca öğrenilemez bir şey.” Dolayısıyla bunlardan ötürü bir dönem arşivlerde Türklerden daha çok Avrupalı, Uzakdoğulu insanlar vardı. Bizden ise ancak belli bir yaşa ulaşmış Profesörler olurdu. Bizde dedik ki Osmanlıca görüldüğü gibi zor değil. Zaten bundan 80 yıl öncesine kadar kullanılıyordu.

Bütün bunlardan ötürü biz bir dergi çıkarmaya karar verdik. Bu dergi hayatın içinden olacak dedik. Ve biz diyoruz ki her şeyin bir başlangıç adımı vardır o adım Osmanlıca için 15 dakikadır. 15 dakikada size söyleyeceğimiz dört temel kelimeyle siz Osmanlıca başlangıç metinlerini okumaya başlayacaksınız. Çünkü Osmanlıca demek ayrı bir dil demek değil. Fark sadece harflerdir.

Geçtiğimiz yıl verilen bir kararla liselere seçmeli Osmanlıca dersi getirildi. Bunu önemsiyor musunuz?

Kesinlikle önemli. Ben arşiv mezunuyum. Bizim okuduğumuz dönemde arkadaşların bir kısmının harflerle ilgili hiçbir fikri yoktu. Dolayısıyla Osmanlıca, onlar için aşılmaz bir dağ gibiydi. Okulu bir şekilde bitirdiler ama Osmanlıca öğrenemediler. Yani lisedeyken aşina olurlarsa ileride bununla ilgili bir bölüm okuduklarında daha kolay olabilir.

100 BİN KİŞİ SERTİFİKA ALDI

Şuan Osmanlıca ilgi görüyor mu?

Şöyle söyleyeyim şuan Hayrat Vakfı’nın MEB ile yapmış olduğu kurslar var. Bu kurslarda şuana kadar 100 bin kişi sertifika almış durumda. Aynı protokol Gençlik ve Spor Bakanlığı’yla da yapıldı. Dolayısıyla gençlik merkezlerindeki insanlara da bu kurs verilebilecek. Diğer bir husus okullarda seçmeli ders oldu. Şuan vakıf okullarda ders verecek öğretmenlerin eğitimini de yapıyor. Yani şunu söylemeye çalışıyorum, insanların Osmanlıcaya karşı bir ilgisi olmasa bu kadar çalışma yapılamaz. Kurslara devam edilmezdi.

Dergiyle alakalı gelecekte başka projeleriniz olacak mı?

Şöyle söyleyeyim, Osmanlıcayla alakalı biz bunu hayatın içine nasıl daha fazla çekebiliriz derdindeyiz. Yani biz eğer bunu başaracaksak bunun çalışmaları devam ettikçe bunu yapabiliriz. Dergide Ocak itibariyle “Yazabiliyorum” diye bir sayfa koyduk. Yani isteyen bir insan o harfleri birleştirerek kendi notlarını Osmanlıca tutabilir seviyeye gelir. Yine bu sene Osmanlıca masa takvimi yaptık. Bir adım sonrasında Osmanlıcayla alakalı okuma, yazmayı daha da geliştirecek çalışmalar olacak. Aslında burada Osmanlıcayla ilgili bir şeyler kazandırabilecek insanların ortaya çıkması da önemli.

İNSANLARI PAZAR OLARAK GÖRMÜYORUZ

Dergiyi çıkarırken kitle konusunda bir problem çekmediniz mi?

Aslında ben şuna inanıyorum: Osmanlıca konusunda hemen hemen her vatandaşın kalbinde bir yer var. Şundan dolayı bir yer var, ona Osmanlıca bakmıyor kimse. Ona Kuran’ın harfleri olarak bakıyorlar. Kuran’la muhabbetleri ona da sinmiş durumda. Mesela 70 yaşındaki bir insan neden Osmanlıca öğrenmeye gelir? Ama geliyor ve öğreniyor. Ben yıllardır böyle bir şey istiyordum ve şuan mutluluğumu ifade edemem diyor. Dolayısıyla bu anlamda yapılacak her çalışmanın bence bir karşılığı var. Çünkü sizin bir şey öğrenmek ve ilerletmek için bir materyale ihtiyacınız var. Yani siz bu anlamda bir dergi değil beş dergide çıkarsanız bunların muhatapları her zaman olacaktır.
Mesele insanlara bir pazar gözüyle bakmamak. Bizim belki de en öne çıkan özelliğimiz budur. Biz insanları hiçbir zaman Pazar olarak görmüyoruz. Onların Osmanlıcayla muhatap olmasını önemsiyoruz.

Peki tanıtım amaçlı bir organizasyon planlıyor musunuz?

Aslında medya buna geçtiğimiz yıl boyunca yer verdi. Sağ olsunlar ilgilendiler. Diğer taraftan biz bazı programlar yaptık. Belki en önemli noktalardan bir tanesi Sayın Milli Eğitim Bakanı’nın katıldığı bir televizyon programında Türkiye’de Osmanlıca bir dergide çıkıyor diyerek dergiyi göstermesi bizim için büyük bir şeydi. Bununla birlikte fuarlara katılmaya çalışıyoruz. Martta CNR’da bir fuar var oraya da katılacağız.

OSMANLICA ÖĞRENMEK ZOR DEĞİL

Osmanlı Türkçesiyle ve Osmanlı dergisiyle ilgili son sözlerinizi alabilir miyiz?

Osmanlıca bizim için bir sevda. Bizim annemiz babamızla beraber bir atamız, kültürümüz ve uzun boylu bir serüvenimiz var. Biz onların meyvesiyiz. O meyve ağacın kendisinden haber veriyor olmalı. Dolayısıyla biz onlardan haberdar olabileceğimiz bir yapıyı da bilmek ve muhatap olmak durumundayız. Bunu önemsiyoruz. Okuyucularımız sadece şunu benimsesinler yeterli: “Osmanlıca öğrenmek zor değil.”

Röportaj, Fotoğraf: Ömer Can Talu

Anahtar.TV
http://anahtar.tv/2014/01/22/osmanlica-ogrenmek-zor-degil/

Bir Cevap Yazın